Anneler Ve Canları

"Cennet annelerin ayakları altındadır."

"Anne" ağzımızdan değil, yüreğimizden çıkan ilk kelimedir.

"Anne" hayatın başlangıcıdır, bize bu hayatı bahşeden, bize yaşama şansı veren, bizi önce içinde, sonra ellerinde ve bir ömür boyu da yüreğinde taşıyandır. 

Babalar ve Kızları



Babalar kızlarının ilk aşkıdır ve bu aşk sonsuza kadar sürer. Hiçbir erkek bir kızın kalbindeki kralı yani babasını tahtından indiremez. Bu yüzden, babalarının kızları kimi severlerse sevsinler, kime aşık olurlarsa olsunlar o kişi olsa olsa en fazla prens olur. Kusura bakmayın beyler, ama bu bir gerçek. Eğer prenslikle yetinemem diyorsanız kız babası olmaya bakın, ancak o zaman krallığınızı ilan edebilirsiniz :)

Minnaklarım



Bu güne kadar yaşadığım hayata şöyle bir baktım da, hayatımda yaptığım en anlamlı ikinci şeyin kedi sahiplenmek olduğunu gördüm. İlki mi? O, sevdiceğimle evlenmek tabii ki :)Yaşımızın ve hormonlarımızın etkisi midir bilmiyorum ama son zamanlarda yavru olan şeylere karşı içimde inanılmaz bir çekim vardı. Hatta bir gün sokakta gördüğüm yavru kediyi eve alabilmek için saatlerce peşinden koşmuştum, ama afacan yavru benden kaçmayı başarmıştı :(
Ben de daha garantili bir yol buldum kendime ve nette kedi sahiplendirme sitelerini dolaştım ve en sonunda kızlarıma kavuştum. Aslında tek bir kedi isteğiyle yola çıkmıştık, ama kardeşleri ayırmaya içimiz el vermedi. Evimize geldikleri andan itibaren neşe kaynağımız oldular, bir de evin yeni sahipleri :)


Bence çocuk sahibi olmadan önce insanlar mutlaka bir hayvan sahibi olmalılar. Neden mi?
O kadar çok nedeni var ki...
Bir kere size sorumluluk sahibi olmayı öğretiyor. Onun maması, kumu, bakımı, taranması derken bir bakıma ebeveynlik dersi veriyor. Kucağınızda uyuduğunda rahatı bozulmasın, uyanmasın diye saatlerce aynı pozisyonda oturmak zorunda kalıyorsunuz, bacaklarınız, sırtınız ağrısa da aldırmıyorsunuz, bu da bir nevi merhamet ve şefkat dersi. Onları yapayalnız bırakıp başka şehirlerde yaşayan ailelerinizi ziyarete bile gidemiyorsunuz, çünkü işin içinde hem özlemek var hem de ya başlarına bir şey gelirse diye düşünmeden edemiyorsunuz. Kedi pansiyonları var ama burada da güven meselesi giriyor işin içine. Arabanız varsa onlarla seyahat etmek çok eğlenceli olabilir, ama otobüslerin bagajlarında canlı taşınmasına son derece karşıyım. Yazın sıcaktan, kışın soğuktan başlarına ne geleceği belli olmaz. Kıyamam ben :(

Hayvan sahibi olmanın zor ve sorumluluk gerektiren tarafları kadar eğlenceleri tarafları da var, hatta bence daha ağır basmakta. Onlarla oyun oynamak o kadar keyifli ki, gülmekten karnımıza ağrılar giriyor. Ayrıca onlarla koşturup oynarken inanılmaz kalori yakıyorsunuz. Gülüp oynarken kalori harcamak ne eğlenceli bir spor değil mi ?

Kediler, sevgi dolu ve hassas yaratıklardır. İşten ya da okuldan eve geldiğinizde kapıda sizi karşılayan bir sevgi kelebeği, tv izlerken ya da kitap okurken kucağınıza yayılıp uyuyan bir sevgi yumağı, oyun oynarken sizi güldüren bir sevgi pıtırcığı, alışveriş yaparken "minnaklarım hep aynı mamadan sıkılmıştır, şunu alayım da değişik değişik yesinler" diye düşünmenize sebep olan sevgi topağıdır onlar. İyi ki varlar :)


Sevgiyle kalın...


NOT: Lütfen sokaktaki hayvanları unutmayalım, gerçek hayvan severlik sadece evcil olanları sevmek değildir. Gelip geçerken kenara köşeye bırakacağınız mama ya da artan yemekler onlar için çok önemli olabilir. Özellikle de kış aylarında.

Düdüklü Tencere

Birgün dedim ki; neden olmasın? Ne neden olmasın diyeceksiniz şimdi, biliyorum. Şöyle ki, "neden bende içimden geçenleri, kafamda dört dönenleri, sessiz düşündüklerimi, fısıldadıklarımı, ya da haykırmak istediklerimi paylaşmayayım? " dedim. Olay bu yani. Karar verdim, artık ben de buralarda takılacağım.