Uzun bir süredir bir tek diziyi izlemek dışında televizyonun yanından bile geçmiyorum. Kendisiyle küsüm. Küslüğümün nedeni de sadece gereksiz, boş ve zaman kaybı olan yayınları yüzünden değil. Küsüm çünkü istisnasız her dizisinde, her programında, her reklamında boy gösteren insanların gerçek dışı olması.
Arkadaş hepiniz mi güzellik yarışmasından fırladınız, hepiniz mi spor salonlarından yuvarlandınız?
Yemin ediyorum bu televizyon dizileri yüzünden depresyona girdim, aynalara bakmaktan nefret eder oldum. Sürekli bir aşağılık kompleksi, sürekli ben çirkin miyim acaba, ben şişman mıyım acaba, ben çok mu kısayım ki sorularıyla kafayı yeme halleri.
Salonumuzun ortasında tv ünitesinin hemen yanında bir kondüsyon bisikleti, tuvalet masasının üzerinde türlü çeşitli kremler, buz dolabında yağı yüzde elli azaltılmış sütler, yoğurtlar, bol miktarda salata malzemeleri. Bir annenin çocuğuna sarıldığı gibi umutla sarıldığımız bitki çayları...
Bırakın bu ayakları, özünüze dönün, bizi mutsuz etmekten vazgeçin. Bu ülkede yaşayan insanların standartlarına saygı gösterin. "Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2010 yılı itibariyle ülkede ortalama boy erkeklerde 172,6 santim, kadınlarda ise 161,4 santim. Ortalama kilo ise erkeklerde 75,8, kadınlarda 66,9 kilogram düzeyinde bulunuyor. "(http://www.ntvmsnbc.com/id/25295365/)
Peki yeni nesil dizilerde nasıl?
Bütün kızlar 34-36 beden, hepsi sütün gibi, boylar desen 1.70 den aşağı olan yok (gerçekte kısa olan oyuncular bile takozla uzatılıyor), hepsi çok güzel, çok bakımlı, çok zengin...
Erkeklerin hepsi kaslı, boylu poslu, zengin, yakışıklı, altlarında son model arabalar...
Kızlar güzellikte anneleriyle yarışıyor, erkekler babalarıyla boy ölçüşüyor. Hepsi çok karizmatik, hepsi çok kültürlü. Bırakın çirkin olmayı, kilolu olmayı, fakir olmayı, yüzlerinde bir sivilce bile yok. O derece mükemmeller yani...
Hangisi gerçek?
Hadi aklı başında insanlar bu dizilere güler geçer, vakit geçirmek için izler, peki ya gençler, kişiliğini bulmaya çalışan ergenler ne olacak?
Bu dizilerin onları nasıl etkilediğini hiç mi düşünen yok?
Hiç dikkatinizi çekti mi bilmiyorum, özellikle gençlik dizilerinde sürekli bir entrika, arkadan iş çevirme, üst baş değiştirir gibi sevgili değiştirme, fesatlık, kötülük...
Dostluğu, arkadaşlığı, kardeşliği, paylaşmayı, sevgiyi, saygıyı anlatan yok.
Ah ah nerede o eski güzelim diziler...Süper Baba, Baba Evi, Bizimkiler...
Benim doğal bulduğum, severek izlediğim tek dizi "Aramızda Kalsın" :)
Sevgiyle kalın...
gerçekten bu konudaki düşüncelerine katılıyorum burcucum :)
YanıtlaSilbiraz samimi ve gerçekçi olsunlar.
süper baba yı, hatırla sevgili dizilerini çok severdim..
Süper Baba başlamadan yarım saat önce geçerdim tvnin karşısına, ve heyecanla beklerdim bir sonraki haftayı :)
Silne güzel bir tespit yapmışsın.
YanıtlaSilGüzelliği geçtim dizilerde kimse sıkıntı çekmiyor canları ne sterse alıyorlar, geziyorlar insan isyan ediyo ben neden bunların hiçbirini yapamıyorum diye. Annem hep der kendinden aşağıdakileri görmeyi hiç unutma yoksa mutsuz olursun diye. Şimdiki herşey bizi mutsuzluğa sürüklüyor.
Teşekkür ederim Aylin,
Silkesinlikle bizi mutsuz etmek için ellerinden geleni yapıyorlar...
Ben de alavare dalaverelerden bıktım:-) Hiç seyretmem o yüzden. Ciddi bir türk dizisi cahiliyim. Bir tek İkinci Bahar'ı izlemişliğim var:-)
YanıtlaSilGüzellik kısmı ise sadece dizide mi, reklâmlara bakasım gelmiyor. Ay hatunlar şıkır şıkır kıyafetler, makyaj falan yemek yapıyor oluyorlar meselâ:-) Bir de kendi halime bakıyorum, uleeen:-)
O reklamlar kısmına ben de çok gıcığım valla Handan, özellikler erkeklerin izlemesi çok sakıncalı bence, hayır bir reklama bakıyorlar bir de evde yemek yapan tipe, olmuyor yani :)
SilBen de televizyon pek izlemeyenlerdenim. Eski dizleri özledim şimdi ah ah ne güzeldi o günler :) Bizimkilere ve Süper Babaya bayılırdım. Senin dediklerine bir iki de ben ekliyeyim; Perihan Abla, İkinci Bahar, Yedi Numara, Ekmek Teknesi aklıma gelenler şimdilik bunlar ve o günlerden sonra zevk alarak bir daha tv izleyemez oldum.
YanıtlaSilSenin söylediğin dizileri de çok severdim Hamiyet :)
SilArtık hiç tat vermiyor tv. Kitap okumak, blog okumak, yorum yapmak çok çok daha eğlenceli :)
Cok guzel tespit etmissin Burcum. Valla ben de zaten sirf o yuzden haberler disinda tv izlemez oldum.Aliyorum kitabimi cekiliyorum koseme ohhh gel keyfim gel gelmezsen de gelme bende ki bana yeter modundayim :))
YanıtlaSilTeşekkür ederim agresif prensesim :)
SilValla ben de aynen öyleyim, yemek yerken şöyle bir haberler, onsan sonra alıyorum kitabımı oooh mis :)
Bende seninle aynı fikirdeyim. Sadece haberleri takip ediyorum.Ve ben de sadece Aramızda Kalsın'ı izliyorum
YanıtlaSilAynı fikirde olmak ne güzel :)
Sil"Aramızda Kalsın" beni gerçekten komplekse sokmadan eğlendiren tek dizi :)
Bu işin arkasında hep casting firmaları var .İnsan komplekse gerçekten giriyor. Eski dizilerden eser yok gerçekten de .Görüşlerine katılıyorum. Emeğine sağlık efendim.
YanıtlaSilTeşekkür ederim Emrah :)
SilNe kadar yerinde bir tespit yapmissin. Tum dediklerine katiliyorum . Televizyon izlemeyeli cok uzun yillar oldu. Simdi buradada turk kanallarini bilerek almadim.izlersem sadece hollanda yayinlari izliyorum. Tarafli yayin kuruluslarina hem para vermek istemiyorum. Hemde kanallardaki yayinlar bombos gereksiz sacma sapan tek duze :)
YanıtlaSilEn iyisini yapmışsın almamakla Aner, hem boş hem taraflı, ne gerek var para verip sinir olmaya :)
SilÇook haklısın çok değil bi 6-7 yıl öncesine kadar oyuncular normallerdi aslında dizi konuları değildi ama pyuncular bizler gibiydi.
YanıtlaSilAslında onlara da kızamıyo insan mükemmel olmazlarsa iş hayatları bitiyor yada dışlanıyorlar...
Artık insanların dış görünüşünden öte hiç bişeyin önemli olmadığı bi dünyada yaşıyoruz ve onlarda buna uymak zorunda bırakılıyorlar...
Doğru söylüyorsun Şeyma, aslında oyuncuların da işi çok zor, ne yapsınlar ekmek parası :)
SilBurada iş yapımcılara ve senaristlere düşüyor galiba halka daha yakın olabilmek için...
Çok haklısın Burcu'm söylenecek söz bırakmamışsın, vaktiyle İtalya'nlar Cesur ve Güzel dizisi için bu söylediklerini söylemiş ve dizide tüm kızların çok güzel,çok zayıf, hepsinin manken gibi olmasının gençlerde,ergenlerde bunalıma yol açtığını anlatmış diziyi kınamışlardı...ama şu da var böyle güzel kadınlara bakmaktan hoşlanıyoruz herhalde ki izliyoruz....:)))ama en azından bir denge tutturulmalı şişman, çok şişman, sıradan insanlar da yer almalı...Birol Güven bunu yapıyor, bir ara Çocuklar Duymasın'da çok şişman birkaç karakter vardı mesela....
YanıtlaSilsevgilerimle
Biri bizim dizileri de kınasın o zaman yaa :)
SilValla Müjde ablam ben de aramızda kalsını sırf o dengeyi tutturabildiği için izliyorum :)
Yeditepe vardı,süper babayı Şevket Altuğu çok özlüyorum...Diziler bize çok yabancı,aldatmak,aldanmak,hırs,entrika...insanlığa dair,abartısız hikayeleri özlüyorum,yeditepe de ki Zühal Olcayın Balatta ki hayatı,iş arayışları beni ne çok etkilemişti...Biz dizilerde ki insanlara benzemiyoruz ,yabancıyız ama neden çok izleniyorlar yada izlememiz için dayatıyorlar...Çok güzel bir tesbit sevgili Burcu,hepimizin salonunda televizyon var ve içi istenmeyen misafirler ile dolular...
YanıtlaSilTeşekkür ederim Ayşe,
SilYedi Tepe'yi ben de çok severdim, hatta Zühal Olcay'a o zaman hayran olmuştum. Herkes ne kadar da doğal ve gerçekti o dizide.
Ben tvden nefret eder hale geldim, hele de misafirliklerde falan açık olmasına ayrıca gıcık oluyorum, sanki konuşulacak hiçbir şeyimiz kalmamış gibi...
yazının sonuna gelmemişken ortalarındayken tam da sana madem doğal ve de güzel bir dizi istiyorsun o zaman Aramızda kalsın ı izle diyecektim ki sonuna onu gördüm:))) Kesinlikle çok güzel çok keyifli bir dizi ve de bildiğin yurdum insanı. Herkesin doğal haliyle:) Tam bir aile dizisi. Bizim de başından beri izlediğimiz tek dizidir kendisi...:)
YanıtlaSilAynen yaa Aramızda Kalsın'a bayılıyorum, hele de Hüsne ve Bahattin'e :)
SilHakikaten nerde o eski diziler. Süper Baba, İkinci Bahar, Ekmek Teknesi, Bizimkiler, bir de Sıcak Saatler vardı en sevdiklerim. Şimdikiler dediğin gibi podyumdan fırlamış gibiler. Boşver biz kendimize bakalım, bizde bir hayat oyunu oyuncusuyuz sonuçta :)
YanıtlaSilSevgiler canım :)
Kesinlikle, kendi kendimize yeteriz, tv ye gerek yok çok şükür :)
SilSevgiler fındıklı kurabiye :)
5 yıldır hiç tv izlemiyorum , Çetin Tekindor için Karadayıyla bir dönüş yapmıştım fakat 3. bölümden sonra onu da bıraktım , çok zaman kaybı ya , her şey anormal bence ülkemizde,dizilerde, filmlerde bile kendimiz olamamak ne kötü değil mi , geçende başka bir blogger arkadaşım da filmleri konu almış ve biz kendimiz olamıyoruza bağlamıştı , bence de haklısınız :)
YanıtlaSilEn güzelini yapıyorsunuz tv hiç izlememekle. Okunacak onca kitap varken tv ye ne gerek var zaten :)
SilBen hep TV yazıyorum blogda.
YanıtlaSilDizi yok cidden. Var da yok. :)
Beklerim Kafa'ya. ;) ;)
Gelirim Kafa'ya :)
SilTakip ettiğim bir tane dizi var, onu da yayın saati yüzünden internetten seyrediyorum, yapay 'salon' dizilerini hiç ama hiç sevmiyorum, dediklerinize de sonuna kadar katılıyorum, bu dayatılan güzellik anlayışı ne zaman patlayacak onu da ayrı bir merak ediyorum :)
YanıtlaSilO patlamayı ben de merak ediyorum gerçekten :)
SilAslında internetten izlemek daha mantıklı, böylece reklamlara da maruz kalmamış olursun :)
Ben de hiç dizi izlemiyorum.
YanıtlaSilsevgiler
Yüreğimin İklimi, senin tv izliyor olmana ihtimal veremem zaten, onca kitap ne ara okunur ki :))
SilSevgiler...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilTeşekkürler..
SilBir de Ankara'da çekilen diziler var.Orda da çocukların hepsi tıp okuyor ,anne babaların ya şirketi var yada hepsi üni.lerde profesör aynı zamanda da hep evdeler ve çok boş zamanları var.Herkes çok başarılı,çok zeki :D
YanıtlaSilAaaa gerçekten mi...bak o Ankara dizilerinden hiç haberim yok, onlar da ayrı bir vakaymış desene :))
SilTespitler on numara, beğendim doğrusu :)
YanıtlaSilTeşekkürler Garip adam :)
Silgüldüm yaw iyi geldi :)
YanıtlaSil:))
Sil